Pandemi ile birlikte dijital pazarlama, e-ticaret, dijital reklamcılık gibi kavramları daha sık duymaya başladık. Bu kavramlara merak duyanların dışında dijitalde yatırımcı olmak isteyenlerin sayısı da bir hayli artmış durumda. Durum böyle olunca heves ve yüksek beklenti ile yapılan bilinçsiz yatırımlar da hüsran ile sonuçlanıyor. Önceki yazılarımda da tekrarladığım gibi e-ticaretin kolay para kazanma yöntemi olmadığını kabullenmemiz ve stratejilerimizi artık bilinçli temellere oturtmamız gerekiyor. Yeni yazım, e-ticaret sitesi açtıktan sonra oturup müşteri bekleyen veya umduğunu bulamayanlar için! 🙂

Öncelikle her işin, her oyunun veya her ortamın kendine göre belli kurallar barındırdığını ve bu kurallara uymayanların da saf dışı kaldığını bir an olsun unutmamanızı öneririm. Online mağazaların önünden fiziksel mağazalardaki gibi insanlar geçmiyor. Dijitalde, ürün arayan insanlar ve insanlara ulaşmak adına özel stratejiler geliştiren mağazalar var. Olaya sadece nicelik olarak yaklaşır ve dijitaldeki insanların fiziksel mağazalardan evvela daha fazla olacağını düşünerek öylece beklerseniz yanılırsınız. Kullanıcı deneyimi kavramına ciddi eğilmeniz gerekiyor. Müşterinizle empati yönteminiz dijital deneyimler olmalı. İlerleyen süreçte daha detaylı olarak da kullanıcı deneyimini incelemeye çalışacağım. Bunu daha somut bir şekilde açıklamam gerekirse dijitalin en işlek sokağı Google’ın ilk sayfasıdır 🙂 Sosyal medya kullanımının ciddi seviyede arttığı günümüzde takipçileri özel kampanyalarla hedeflemek çok değerli. Bunu gerçekleştirebiliyor musunuz? Siz nerede müşteri bekliyorsunuz, var mı bir cevabınız? Haydi önerilere geçelim!

Site Açılış Hızınızı Kontrol Ettiniz Mi?

Öncelikle sitelerin açılış hızlarının sadece web sayfanızın boyutuna veya kullanılan eklentilerin nitelik ve niceliğine bağlı olmadığını unutmamalısınız. İlk olarak farklı ağlardan bağlanarak site hızınızı basitçe kontrol edin. (Bunu yaparken ön belleğin temizlenmiş olmasına dikkat etmelisiniz. Ön belleğe alınan bir sayfanın zaten hızlı açılacağını belirtmeme gerek yok değil mi? 🙂 )

Sayfa hızını ilk vurgulama sebebim genellikle karşılaştığım bir hata kaynaklı. Fotoğrafların dekupe edilmiş halini direkt eklemeyi tercih eden site yöneticileri maalesef görsel sıkıştırmayı ya düşünmüyor ya da ihmal ediyor. Online siteler vesilesiyle bunu kısa bir sürede halletmeniz veya altyapınıza bağlı olarak eklenti kullanmanız mümkün. Ayrıca görselleri jpg. değil de png. yüklemenizi öneririm. Kullanıcı deneyiminin en temel unsurlarından olan hız bizim için ilk sırayı almalı. Check için Google Page Insight veya GtMetrix kullanabilirsiniz.

Ürün Açıklamalarınız Net ve Doğru Olmalı!

Müşterileriniz ile empati yapmanız daima önemlidir. Açıklama yazmak çoğu zaman için es geçilir. Ürününüzü basit birkaç cümle ile açıklamaya çalışmanız size zaman kazandırıyor gibi görünebilir ancak eklediğiniz ürünün satılma ihtimalini düşürdüğünüzü de lütfen unutmayın! Kazandığınız dakikalar size hem maddi hem de manevi anlamda çok şey kaybettirebilir. Ürün açıklamaları, fiziksel mağazalarda bulunan tezgahtar veya satış danışmanlarının yaptığının aynısını yapar. Müşterilerinizi etkilemek sizin elinizde. Pazarlama yeteneklerinizi daha detaylı sergilemeyi ihmal etmemelisiniz.

Rakiplerinizi Tanımadan Ürün Satabilir Misiniz?

Rakip analizi… Her işletmecinin bu kavramı duyduğunda gözlerinin içinin büyüdüğüne defalarca şahit oldum. Görkemli ve heyecanlı duran bu kavramdan uzak olmak sizi kesinlikle hüsrana uğratacaktır. Dijital, birçok veriyi size hazır halde sunar. Bunları akıllı kullanan ve rakiplerinin meşru datalarından da bilinçli faydalanan her girişimci kesinlikle başarılı olur. İddialı konuşmuyorum, bu işin en önemli kurallarından birini yineliyorum.

Öncelikle rakiplerinizi belirlemelisiniz. Düzenli takip ve kararlı stratejiler için maksimum 3 rakip belirlemenizi öneririm. Google sıralama analizleriniz için rakiplerinizin insanların karşısına en çok hangi kelimelerle çıktığına ilk etapta hakim olmalısınız. Bununla eş zamanlı olarak sosyal medya paylaşımlarını takip etmeli ve reklam kampanyalarına odaklanmalısınız. Sizin reklamlarınızdan bahsetmiyorum bunun bir gereklilik olduğunun zaten farkındayız. Rakiplerinizin sosyal medya reklamları için Facebook Reklam Kütüphanesi aracından faydalanabilirsiniz. Bu önemli bir tüyo. 🙂

Siz Mağazanızdan Alışveriş Yapar Mıydınız?

“E-ticaret yapmak istiyorum sizce nasıl olmalı Orhan Bey? Neden satış yapamıyorum?” Bu soruları duyduğumda genellikle başlıktaki tarzda bir soruyla da ben yanıt veriyorum. 🙂 Bu soruya verdiğiniz her cevap sizi başarıya ve satışlarınızı artırmaya daha da yaklaştıracak. Uzun uzun maddeler yazmak yerine konuyu bu maddede toplamak istedim. Rakiplerinizden daima önde olmak ve fark oluşturmak zorundasınız. Dijitalde ticaret yapmak ne kolay yol ne de ucuz artık. Sizi rakiplerinizden ayıranın ne olduğunu ortaya koymalı ve stratejilerinizi bu çerçevede genişletmelisiniz. Aşağıya cevaplamanız gereken birkaç soru bırakacağım. Bulduğunuz yanıtlar doğrultusunda aldığınız aksiyonlar satışlarınızı otomatik olarak artıracaktır.

Güven unsurunu sağlamak için rakiplerinizden farklı olarak ne yapıyorsunuz?

Müşterilerinizle satış öncesi ve sonrasında ne kadar etkileşim halindesiniz?

Web siteniz işlevsel hangi özellikleri sunuyor?

Ödeme yöntemleriniz ve kargo/teslimat şartlarınız yeterli mi?

Var olandan farklı bir ürün sunabiliyor musunuz?

Ürünlerinizin fiyatı, görseli, açıklaması cezbedici mi?

Web sitenizde sattığınız ürünlerle ilgili olarak belli bir uzmanlığınızın olduğunu vurgulayan blog sayfası bulunuyor mu?

Ben Orhan Şengün! Dijital Dünya’mda sizi de görmek mutluluk verici. Beni sosyal medya sayfalarımdan takip edebilir, benimle iletişime geçebilirsiniz.

Saygılarımla…