Sıkça kullandığım “Dijital Dünya” kavramıyla ilk blog yazımı, yaşam kategorisi altında yazmak istedim. Zira böyle bir dünyanın mümkün olup olmadığı ve kavramın doğruluğu belki de sizin tarafınızdan şu anda sorgulanıyor olabilir. 🙂

Teknolojinin sürekli gelişimi ve bizim bu sürece adapte oluşumuzdan ziyade özellikle pandemi ile birlikte dijitale ve dijitalin oluşturduğu dünyaya seyahatimiz arttı. Hatta normal yaşantımızın dışında kalan, teknoloji ile haşır neşir olarak geçirdiğimiz zaman diliminin normal yaşamla yer değiştirdiğine de şahit olabiliyoruz. Durum böyleyken sizce de “Dijital Dünya” mümkün değil mi? Bence siz de farkında olmadan bu dijital dünyaya adım attınız. Cevap veremiyorsanız veya hayır diyorsanız aşağıdaki örnekleri bir okuyun derim.

“Dijital Dünya”da Yaşadığınızı Gösteren Bazı Örnekler:

  1. Normal yaşantınızın en özel anlarını biriktirip yüz yüze de görüşme imkanınızın olduğu yakınlarınıza farklı hissettirmeye çalışıyorsanız
  2. Profil fotoğraflarınız gerçek yaşantınızdaki rutinlerinizden uzaksa
  3. Teknolojik cihazlara verdiğiniz paralar normal yaşantınızda kısıtlamaya sebep olacak kadar fazlaysa
  4. Toplumda asosyal olarak anılırken online mecralarda fazlasıyla dostunuz varsa
  5. İnsanları etkileme yeteneğiniz gerçek yaşama oranla sanalda daha fazlaysa

Siz de dijital evrene geçiş yaptınız demektir. Bunun günümüz şartlarında zararlı olduğunu ifade edemem ancak düzenli olarak normal hayata seyahat etmenizde kesinlikle fayda var! 🙂

orhan şengün